İslâm kültür ve medeniyetine dair akademik çalışmalara hâkim olan yerleşik anlayış, İslâm düşüncesinin ortaçağlardan itibaren üretkenliğini yitirdiği varsayımına dayanmaktadır. Bu bakış açısının bir neticesi olarak, ortaçağlardan modern dönemlere kadar süren Osmanlı devrinin, İslâmî ilimler alanında en iyimser ifade ile durağan bir dönem olduğu kabulü yaygınlaşmıştı. Ancak son yıllarda yapılan revizyonist/eleştirel çalışmalar bu kabulleri sorgulamaya başlamıştır. Osmanlı dönemi İslâm bilgi ve kültür birikimini üretkenlik ve durağanlık gibi indirgemeci kavramsallaştırmaların ötesinde, kendi bağlamında anlamaya dönük çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır. İSAR, bu yaklaşımın bir uzantısı olmak üzere Osmanlı ilim geleneğini çok katmanlı bir anlayışla ele alarak onun hem İslâmî ilimler geleneğinde hem de dünya düşünce tarihi bağlamında yerini yeniden tanımlamayı hedefleyen ilmî toplantılar serisi tasarlamıştır. Serinin ilk üç sempozyumu, kelam, fıkıh ve tasavvuf ilimlerine tahsis edilmişti. Serinin dördüncü toplantısı Osmanlı dönemi tefsir geleneğine odaklanacaktır.
Tefsir, Kur’an’ın çeşitli açılardan incelendiği bir ilim dalıdır. Bu ilimde Kur’an ayetleri; nüzul sebepleri, nâsih-mensûh, siyak-sibak, kıraat, sözlük anlamı, kelime yapısı, cümle yapısı, söyleniş keyfiyeti ve murâd-ı ilâhinin tespiti gibi çeşitli açılardan incelenmektedir. Bu inceleme tarihsel açıdan siyer, tarih ve hadis ilimleriyle; dilsel açıdan sözlükbilim, iştikak, sarf ve nahiv ilimleriyle; edebî açıdan meânî, beyân ve bedî ilimleriyle ve kastın tespiti açısından ise Kur’an’ı bilgi kaynağı olarak kullanan fıkıh, kelâm ve tasavvuf gibi ilimlerle irtibatlıdır. Rivayet, dil ve din ilimlerindeki gelişmelere paralel olarak gelişen tefsir alanında bir yandan lügavî/nahvî, kelâmî, işârî, fıkhî gibi adlarla anılan birçok tefsir türü ortaya çıkarken öte yandan çok sayıda ilmin sergilendiği karma tefsirler yazılmıştır. Tefsirlerin yanı sıra Kur’an’ı ilgilendiren çeşitli meselelerin tek tek veya bir bütün olarak ele alındığı Kur’an ilimleri literatürü de oluşmuştur. Osmanlı tefsir mirası bahsi geçen tefsir literatürünün her alanında zengin bir malzeme sunmaktadır. Osmanlı döneminde ayet tefsiri, sure tefsiri veya sure tertibine göre tefsir formatında çok sayıda eser verilirken telif tefsirler üzerine yazılmış sayısız şerh ve hâşiye söz konusudur. Kur’an ilimleri alanında da hatırı sayılır bir literatür oluşmuştur. Çoğu yazma halindeki bu geniş literatürün gereğince çalışılmamış olması, gerçekçi bir tefsir tarihi yazımını da imkânsız hale getirmektedir.
Bu sempozyum, Osmanlı alimlerinin tefsir geleneğine katkılarını gündeme getirmeyi hedeflemektedir. Osmanlı devletinin kuruluşundan Cumhuriyet dönemine kadar tefsir alanında verilen eserler, yapılan tartışmalar ve sağlanan katkılar sempozyumun konusunu teşkil etmektedir.
Osmanlı’da İlm-i Tefsir Sempozyumu 14-15 Aralık tarihinde İSAM Konferans Salonunda gerçekleştirilecektir. Tüm ilgilileri sempozyuma bekleriz.
Program ve tebliğ özetleri için tıklayınız.