İSAR, 2019 Bahar konferanslarının sonuncusunda İstanbul Teknik Üniversitesi’nden Mehmet Ali Doğan’ı ağırladı.
Konuşmasına “misyonerlik ”in tanımı ile başlayan Mehmet Ali Doğan, misyonerlik dendiğinde akla ilk olarak Hristiyan misyonerlerin geldiğini belirtti. Ardından üç Hristiyan mezhebin dünya genelinde ve Osmanlı özelinde faaliyet göstermiş olduğu çeşitli alanlar ile birlikte Osmanlı'nın semavi dinler için büyük bir önemi bulunan Kudüs’e ev sahipliği yapmasıyla ilişkin, misyonerler için ne kadar önemli olduğu üzerinde durdu. Buradan hareketle ilk defa 1820’de İzmir’e gelen misyonerlerin kısa bir süre içerisinde kat etmiş oldukları başarılar (misyonerlerce) üzerinde duruldu.
Konuşmasında Osmanlıların misyonerleri bir tehdit unsuru olarak görmediğini hatta Hristiyan mezhepler arasında baş gösteren bu çekişmeden en azami derecede yararlanma gayretinde olduğunu belirten Doğan, Osmanlı coğrafyasına gelen misyonerlerin öncelikli hedefinin, “Hristiyanları Hristiyanlaştırmak” olduğunu ifade etti. Ardından ilk gelen misyonerlerin, gerekli bilgileri toplayıp Anadolu başta olmak üzere Osmanlı coğrafyasında pek çok anaokulu, ortaokulu, kolej, hastane açmak gibi çeşitli yöntemlerle misyonerlik faaliyetleri için gösterdikleri çabadan bahsedildi. Son olarak içerisinde ilahiyattan tarihe, iktisattan dil bilimlerine kadar pek çok alanı barındıran “Misyonerlik” in, İSAR’da eğitim gören öğrenciler için güzel bir çalışma alanı olduğunu belirten Doğan, konuşmasını soru-cevap bölümü ile tamamladı.